Birinci 28 gün çok önemli!
Gebelik periyodunda beslenme, kilo denetimi, dikkat edilmesi gerekenler ve hormonal değişiklikler üzere değerli mevzular hakkında bilgi veren Acıbadem Ankara Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Renan Güneş; gebeliğin birinci ayından itibaren annenin beslenme alışkanlıklarının bebeğin de hayat uzunluğu sürdüreceği bir yeme nizamının temelini oluşturacağını söyledi. “Anne, hem kendinin hem de bebeğinin sıhhati için sağlıklı ve nizamlı beslenmeli” diyen Güneş, bu süreçte annelerin beslenmeye ihtimam göstermesi gerektiğinin altını çizdi.
Birinci 28 gün folik asit çok kıymetli
Gebeliğin bilhassa birinci 28 gününün, folik asit açısından çok kıymetli olduğunun altını çizen Diyetisyen Güneş ”Folik asit annenin kan volümünü artırmak ve bebekte değerli bir sıhhat sorunu oluşturacak nöral tüp deformasyonlarına karşı korumak için gereklidir. Besinlerle bu muhtaçlığı karşılamak mümkün olamayacağından, hamile kalmayı düşünen anne adayları ve hamilelere, 3 ay evvelce başlayarak bilhassa birinci 3 ayı kapsayacak biçimde folik asit kullanımı önerilir“ dedi.
Mide bulantılarını önlemek mümkün
Gebelikte mide bulantısı yaşanmasının doğal olduğunu belirten Diyetisyen Güneş “Gebeliğin birinci 3 ayını oluşturan devirde annenin yaşadığı hormonal değişiklikler, hiperemesiz dediğimiz mide bulantılarına sebep olabilir. Bu durumda anne yeteri kadar beslenemediği için günlük güç alımı azalabilir. Bulantıları azaltmak için sabah kalkar kalkmaz mide asitini emmeye yardımcı olacak galeta, leblebi, çubuk kraker üzere besinleri yataktan kalkmadan tüketmeye çalışmalı” dedi.
”Asitli içecekler, hazır meyve ve taze sıkılmış meyve suları midede yanmaya ve ekşimeye sebep olacağından tüketilmemelidir“ diyen Diyetisyen Güneş, su tüketiminin ihmal edilmemesi gerektiğini ve suyun yemek sırasında değil ortalarda içilmesinin daha gerçek olacağını belirtti.Sebze ve protein tüketimi hakkında da bilgi veren Dr. Renan Güneş ”Çiğ zerzevat ve meyveler mideyi yavaş terk edeceğinden, mide bulantısının ağır olduğu vakitlerde tüketmemeye çalışılmalı. Protein alımını artırmak için tuzlu ayran, peynir, yoğurt üzere besinlerden faydalanılabilir. Yağlı, kızarmış besinler bulantıyı artırdığından bu besinleri tüketirken ve pişirirken çok yağlı yapmamaya ve kızartmamaya dikkat edilmeli“ diye konuştu.
Az ya da çok beslenmek de zararlı!
“Aşırı besin alımı ile fazla yağlanmadan ötürü postmatürasyon (geç doğum), fetüste mekonyum aspirasyonu (bebeğin kakasını yutması) ve perinetal (anne karnında) mevt riski yüksektir” diyen Diyetisyen Güneş, annenin yeteri kadar beslenmemesi halinde oluşabilecek meseleleri da şöyle anlattı: ”Artan güç ve protein gereksinmesinin karşılanmaması annenin kilo vermesine neden olur. Ayrıyeten artan besin öğelerinin karşılanamaması yeniden annede anemi, diş çürüklüğü, osteomalasi (kemik yumuşaması) üzere hastalıklara yol açabilir.”
Hamilelerin yemesi ve uzak durması gereken besinler
“İlk 3 aylık devirde bebek tüm gereksinimini anneden karşıladığı için annenin günlük olarak ekstra beslenmeye gereksinim yoktur” diyen Diyetisyen Güneş; 3-6 ay ortasında günde 340 kalori, 6-9 ay ortasında günlük 450 kalori eklenmesi gerektiğini belirtti. Renan Güneş, hamilelik devrindeki beslenme sürecinde dikkat edilmesi gereken noktaları ise şöyle sıraladı:
-Kalsiyumun güçlü kaynağı olan süt, yoğurt ve peynir tertipli tüketilmeli,
-Her gün 1 adet yumurta yahut 1 porsiyon etli zerzevat ya da kurubaklagil yemeği yemeye itina gösterilmeli,
-C vitamininden varlıklı zerzevat ve meyveler sık sık tüketilmeli,
-Salam, sosis, sucuk üzere katkı unsurları içeren yiyecekler yenmemeli,
-Yemeklerde kesinlikle iyotlu tuz kullanılmalı,
-Hazır meyve suları, gazoz ve kolalı içecekler yerine, ayran, meyvenin kendi tadı ile yapılmış kompostolar içecek olarak tercih edilmeli,
-Sigara ve alkol kullanılmamalıdır.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı